daha güzel dertler biliyorum

                                              "tanrım, onları bağışlama çünkü ne yaptıklarını çok iyi biliyorlar.'' 

  -vladimir jankelevitch


selamun aleyküm
abilerim ablalarım pek muhterem büyüklerim sevgili miniciklerim
dilenci değilim. izin verirseniz, hayatlarınızdan ederi herhangi maddi bir obje veya meta ile karşılaştırılamayacak kadar kıymetli ve fakat çoğu zaman değerini bilmemekle ona büyük bir haksızlık ettiğimizin farkına varamadığımız gibi farkına vardığımızda da çoğu zaman çok geç olduğunu üzülerek tecrübe ettiğimiz veya edenlerden öğrendiğimiz, ömür sermayesi olarak da ifade edilen vaktinizden bir miktar almak gaflet ve dalaletine düşmek istiyorum.
fazla kalmayacağım kalamam da çünkü, "atımı bir yerde durmamanın güzelliğine bağladım"*
bir yerde birilerini sevecek ve sevilecek kadar kalamamak gibi bir huyum olsun istiyorum
ama bunun için özel bir çaba sarfettiğimi söyleyemem.
huyum kurusun istiyorum bu ayrıca ölmeyi istemek gibi bir şeydir
söyleyemem demek de enteresan bir şekilde söylemedim demek manasına geliyor
bunların doğruluğunu size kanıtlayamam ama söylememe mani de olamazsınız.
buna bol keseden tespit kasmak veya sallamak veya yazmak diyoruz
teşekkürler

aklımda kalan bazı mevzuları aydınlığa kavuşturmak gibi bir niyetim yok
şükür ki böyle bir beklentiye girmiş bir kitleyle de karşı karşıya değilim ayrıca
bazı şeylerin karanlıkta kalıp görünmemelerini aydınlığa kavuşurlarken görünmelerine tercih ederim
sadece aklımda kalanları, aklımda kaldıkları ve aklım kadar
aklımdan geçenleri, aklımdan geçtikleri ve aklımdan geçerken bıraktıklar iz kadar yazmaya geldim
zira kafamın içinde dolaşan binlerce kelime ve düşünceyi hakkıyla bir araya getirebilecek ve yazabilecek kadar bu işi bilseydim emin olun buraya değil monica belluci'ye, liv tyler'a margot robbie'ye filan yazardım
neyseki konumuz onlar değil
konumuzun onlar olmaması onlar açısından büyük bir şans
buna ünlü ve zengin şansı diyoruz yine durduk yere dünyanın bir ucunda bişeylerde şanslı oldular üstelik şanslı olduklarının farkında bile değiller
lanet olsun ki bu da bir şans adeta bir şans deryasında yüzmeklerde dünya birincilikler kazanmışlar
şerefsizler

hatırlamak, düşünmek, tahayyül etmek dahi istemeyeceğim bazı şeyleri yaşamış olmak bana, "herhalde bunlardan daha fazla hatırlamak istemeyeceğim şeyleri yaşayamam"
rehaveti ve "dünyadaki herkes en büyük acıyı kendisinin çektiğini düşünür ama bilmezler ki dünyadaki en büyük acıyı ben çekmişimdir."** cesareti vermiş olmalı ki,
hatırlamak istemediğim bazı şeyleri hatırlayarak, gecenin ilerleyen sabahın da körü diye tabir edildiği, kargaların daha kahvaltı niyetine sıcak sıcak boklarını yemek için uyanmadığı vakitlerde
kendime sıkıntı çıkarıp uykumu kaçırdım
sonra yaşadığım bazı şeyleri çok abarttığımı -ki bunların büyük bir çoğunluğunun bazı insanlar için çerez dertler yerine geçtiğinin de farkındayım,-
hatta dert ettiğim şeyleri dert etmiyormuş gibi davrandığımı -takdir edersiniz ki dert ettiğiniz bir şeyi dert etmiyormuş gibi yapmak dert ettiğiniz şeyi dert ediyormuş gibi yapmaktan daha zordur-
dert etmekle kalmayıp hikaye ettiğimi
hikaye etmekle de kalmayıp bazenleri şikayet ettiğimi farkettim.
hikaye etmenin de şikayet etmek*** olduğunu hesaba katarsak külli bir zarardayım gibi görünüyor. ama olsun zararın şurasından döneyim ben
moral bozmak yok her zaman daha kötüsü vardır
kötü günler geride kaldı sırada daha kötü günler var
kötü bizi iyi bilir -tanımak manasında-
daha güzel dertler biliyorum isterseniz sizi oraya götürebilirim
teşekkürler



 *kemal özer
                                                                                                                                           **abelard
                                                                                                                                                       ***hz. taptuk emre